Bir Kore Dizisi Önerisi; It's Okay That's Love

Hellö, did u miss me??

Bu benim klasik girişim. Bununla da tanıştın artık. Yey!

Bugün başka bir konuyla geldim. Çok severek takip ettiğim Türk bir blogger yazılarında çok fazla Kore Dizilerinden öneriler veriyordu açıkçası bende özendim ama sonra dedim ki, onun önerdikleri hep güncel olanlar, yeni yayınlanmış veya yayınlanıyor olanlardan. Dedim ki senin kore dizi geçmişin ohoooooo, ne eksiğin var patlat bi tane kore dizisi önerisi. 

Hatta bu öyle bilindik ve izledikçe izlediğin en sevdiğin olsun dedim, işe en sevdiğini yaparak başlayınca şevke geliyorsun malum :)) 

İvit, uzun zamandır izlerim kore dizilerini ve açık ara birinci olan bir tane var. 

Genel olarak herkesin kore dizilerinde şikayet ettiği ve bir dönem onlardan sıkılmama falan yol açan etmenler bunda yok ve biraz daha batı vari bir hikaye. Bunu izlemeden önce güncel ve klasik bir kore dizisi üzerine de bunu izlemeni öneririm.

Aradaki farkı sende anlayacaksın zaten ama ben biraz detay vereyim;

Normalinde Kore Dizisi deyince insanların aklına biraz daha safça bir kız, yakışıklı bir erkek, yakışıklı ikinci bir erkek ve yakışıklı ikinci erkeğin harcanması gelir. Çok net bir çerçeve etrafında döner. Bknz; Flower Boy Ramyun Shop (ve diğer Flower Boy serileri), School 2015 (2015 deyince yaşlandığımı hissettim daha dündü ya bu)

Neyse efenim benimde bir takıntım var ezik kızlara sinir oluyorum. Animelerde bile saç baş yoldurtan cinsten kızları başrol diye koyuyorlar önümüze. Tamda bu dönemde It's Okay That's Love ve kadın başrolü Gong Hyo Jin ile karşılaştım. 

Arkadaş çirkef, lafını esirgemeyen dobra bir arkadaş biraz. Ama biraz. Elbette onunda kendince sorunları, problemleri var. Kusurlu karakterler!

Erkek başrolü Jo In Sung'un canlandırdığı karakterin ise ondan aşağı kalır bir yanı yok hatta asıl problem kendisi ;) 

Yan karakterlerin de kendince bir dünyalarının olması ve sadece destekleyici olarak kalmamaları bence diğer dizilere göre daha güzel bir hikaye ortaya çıkmasını sağlamış. 

E dizinin konusunu söylemedim ben? 

Bir hastanenin psikiyatri bölümünde çalışan bir kadın doktor, bir yazar ve diğer iki kişide dahil olmak üzere bu dört insanın hayatı bir yerde çakışır. Kore'nin ilk psikolojik dizisiymiş aynı zamanda bu dizi. Hem komik anları hem aşkı hemde -birazcık ilginiz varsa- psikolojik rahatsızlıkları konu alıyor. 

Benim dizide en çok sevdiğim şeyler bu dört insan arasında geçen konuşmalar, onların yaşadıkları ve tabiki de müziklerdi! Resmen aradığım kan! Şimdi de olsa da böyle diziler izlesek valla :( 

Daha fazla bahsetmek istemiyorum çünkü spoiler vermeye başlayabilirim ve bu dizide kesinlikle spoiler almamalıııı!!!!

Kusurlu karakterler demiştim^^

Sizde benim gibi dizilerde veya animelerdeki o saf, konuşamayan başrollerden sıkıldıysanız ve bir Kore Dizisi izlemek istiyorsanız hiç durmayın!

Bu diziyle ilgili ve blogumla ilgili fikirlerini yorumlar kısmında belirtmeyi unutma,

Yakın zamanda görüşmek üzere!

-d