Heruta Sukeruta/Helter Skelter

Eylül 30, 2017
Hellö everybody,
Bugün size bundan yaklaşık bir ay kadar önce izlediğim 2012'de yayınlanmış Japon yapımı bir filmden bahsedeceğim. Psikolojik korku ve gerilim türüne ait. Normalinde oturup da hadi bir gerilim filmi izleyeyim insanı değilimdir, zaten bu filmi izlemeye de türü sebebiyle karar vermedim. Estetik olgular ve bunların sonuçları üzerine olduğunu duyduğumdan izledim.
İyi ki izlemişim demiyorum ama pişman da değilim açıkçası izlediğim için.


Hikayenin başında karşımıza Japon standartlarına göre efsanevi bir güzel duruyor, oyuncak bebekleri kıskandıracak kadar pürüzsüz bir cilt, harika gözler vs vs. Ama sanılanın aksine bu süper model efsanevi güzel Lilico doğal bir güzellik değil. Kısa bir süre önce kırsal kesimden Tokyo'ya yerleşmiş ve gizlice estetik ameliyatlar geçirmiş hatta geçirmeye de devam eden bir kadın.


İnsanlar ve şirket ondan güzel olmasını, her zaman iyi olmasını bekledikçe Lilico bir çöküşe doğru gidiyor. Hem kariyeri hemde kişisel hayatında ayakta kalmaya çalışıyor. (Buraya kadar anlattıklarımın hepsi teaserdan anlayabilecekleriniz.)
Lilico
İlk paragraf sizi yanıtmasın, Lilico masum biri değil. (Filmin cinsellik içeren sahneleri de var zaten.) Bütün bu problemler Lilico'da elbetteki olumlu etkiler bırakmadığından ve zaten çok da sakin biri olmadığından Lilico'nun bir acayip hallerini görebilmek mümkün filmde. Zaten bu da psikolojik yanını açıklıyor.

Estetik algılarının insanlar için nelere mal olabileceğini gözünüzün önüne seren bir film. Biliyorsunuz ki son zamanlarda iyice anoreksiya olmuş mankenler ve beden olumlama çok fazla karşımıza çıkan iki konu. Bir belgesel niteliğinde değil Heruta Sukeruta. Bazen görmek istemediğiniz halde gözünüzün önünde çokça bulunan gerçekler vardır. İşte bunlardan biri de Heruta Sukeruta.
Boş zamanınızda izleyebileceğiniz bir film ama bence yarıda kalmış bir yanıda var. Ben filmi bitirirken daha da fazlasını istedim. Gerçi ben tüm filmlerde hikayenin daha da fazlasını bilmek isterim. Mangasıda varmış bu filmin. Okumak isteyenler bir ona da bakabilir.


Filmden birkaç sahne bırakmadan geçmek istemedim.

** Birde bahsetmezsem çatlarım. Kadının odası ne boğucu ürkütücüydü ya. İlk zamanlar bir alışamadım, korktum. Bol kırmızılı acayipti.
Sondaki  kısmı da baya güzeldi, hatta son 15 dakikaya geldiğimizde ben kopuş yaşadım. Son kısımlarını filmin genelinden daha çok sevdim demiyorum ama sonlarda dedektifin yaptığı bir çıkarım baya hoşuma gitmişti.(Dedektif kim öğrenmek için izlemelisiniz onu bu yazıda bulamazsınız ;))

Mika Nanagava, Lilico.
Evet, siz Heruta Sukeruta/Helter Skelter ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Genel olarak ürkütücü bir havaya sahip ancak ilginç bir filmdi benim için.
Siz izlediniz mi?
Yorumlarda bana bahsedebilirseniz çok mutlu olurum!

Buraya kadar okuyan herkese teşekkür ederim, görüşmek üzere!
-d

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.